İlham Veren Hayatlar

Bugün 16 Mayıs. Birleşmiş Milletlere üye devletler için bugün, Engelliler Haftası’nın son günü. Geçirdiğimiz bu bir hafta; bir kutlama değil, toplum için bir farkındalık haftası olarak görülüyor. Bu doğru; ancak engelli haklarını savunmak, erişilebilirlik için çalışmak için sadece bir hafta yetmeyecektir. Doğuştan veya sonradan oluşabilecek engeller, bireyin toplumsal hayatta eşitsizliklerle karşılaşmasına sebep olmamalıdır. Bu durum, engelliliğin, engelleyenlerden kaynaklı yarattığı eşitsizlikleri bir hafta değil her gün düşünmemiz gerektiğini gözler önüne seriyor.
PinGOin ekibi olarak bu haftayı ilham almak ve kendi farkındalık ağacımızı büyütmek için değerlendirdik. Bizi etkileyen, hayatları, düşünceleri ve başarıları ile çalışmalarımıza ışık tutan üç kişinin hayat hikayelerini araştırdık. Bu hikayeler ilhamın ta kendisi dedik ve bu haftaki yazımızda sizlerle paylaşmak istedik.
Sabriye Tenberken
Sabriye Tenberken Almanya'nın Köln şehrinde doğdu. 12 yaşında kör oldu. Bonn Üniversitesi'nde Orta Asya Bilimleri okudu. Moğolca ve modern Çince'ye ek olarak, sosyoloji ve felsefe ile birlikte modern ve klasik Tibetçe okudu. Daha önce hiç kör bir öğrenci bu tür çalışmalara kayıt olmadığında, çalışmalarını takip etmek için kendi yöntemlerini geliştirmek zorunda kaldı.
Bu ihtiyaçtan Sabriye Tibet Braille Alfabesini geliştirdi. Tibet’te özellikle dağ köylerinde körlük oranının çok yüksek olduğunu ve bu körlerin Tibet’in gelenekleri nedeniyle ya evlerde saklandıklarını ya da dilendirildiklerini, hemen hiçbirisinin okuma yazma bilmediğini ve herhangi bir işte çalışma olanakları olmadığını öğrenince Tibet’e gitmeye ve körlere yardımcı olmaya karar verdi. Tibet'te Sınırsız Braille Örgütünün kurucu ortağı ve yardımcı direktörü olarak, Tibetli çocuklara braille alfabesi öğretmeye ve onları toplumsal hayata dahil etmeye başladı. 2009 yılına geldiğimizde Sabriye Tanberken Hindistan’da Sınırsız Braille Örgütü’nün devamı niteliğinde olan Uluslararası Kanthari okulunu açtı. Engellilere, savaş madurlarına, fakirlere sosyal girişimcilik konularının yanı sıra liderlik eğitimleride verilen okul günümüzde faaliyetlerine devam etmektedir.
Marlee Matlin
Marlee Beth Matlin henüz bebekken sol kulağının işitme yetisini kaybetti. 18 yaşına geldiğinde sol kulağının işitme yeteneğini de % 80 oranında yitiren sanatçı, yedi yaşındayken okulunda bir çocuk tiyatrosuna katıldı. Öğrenimi boyunca yer aldığı bu tiyatro topluluğunda yönetmen ve yapımcı Henry Winkler tarafından keşfedildi.
1986 yılında ona "En Genç Akademi Ödüllü Sanatçı" ünvanını kazandıran Başka Tanrının Çocukları adlı filmde başrol oynadı. Bu filmle aynı zamanda Altın Küre Ödülü kazandı. Marlee Matlin, 2002 yılında çocukluğunu bir roman halinde yazdı, aynı zamanda dansçılık yaptı, "softball" adlı sporla ilgilendi, art arda sinema ve tv filmlerinde rol aldı. Sağırların konuşma dili üzerine etkili çalışmalar ve AIDS vakıfları ile ilgili etkinlikler ve çalışmalar yaptı. Geçmişte oynadığı sağır ve dilsiz pek çok rolde, insanların çeşitliliği ile ilgili çok önemli mesajlar vererek bugün de bizlere ilham olmaya devam ediyor.
Kyle Maynard
Konjenital amputasyon olarak bilinen nadir bir hastalıkla doğdu. Lise yıllarında güreş ile tanışan Maynard, jui-jitsu dövüşçüsü, halterci ve dağcı unvanlarını kazanana dek pek çok yenilgi yaşadı. ‘Başarısızlık, insanı başarıya hazırlar’ diyerek kendini Afrika’nın en yüksek dağına tırmanmak için yeni başarısızlıklara hazırladı. Bu amacını gerçekleştirmek için kendi tırmanma aletlerini tasarlayan Maynard, Kilimanjaro ve Aconcagua dağına tırmanan ilk Ampute dağcı olarak tarihe geçmeyi
başardı.
‘Mazeret Yok’ ismini verdiği kitabı ile etkileyici hayat hikayesini paylaşarak dünyayı daha iyi bir yer haline getirmek için örnek olmaya devam eden sporcu, çok sayıda yardım kuruluşunu tutkuyla desteklemeye ve yaralı ve kurtarılan asker gazileriyle çalışmak için zaman ve kaynak harcamaya da devam etmektedir.
Kaynaklar:
http://www.braillewithoutborders.org/ENGLISH/founders.html
2020-05-16